Biraz sık, biraz hafta sonu rahatlığıyla iç içe geçmiş bir dolap hazırlayalım bu bahar için, aşağıda detaylarıyla bulabilirsiniz. ( görseller ve fiyatlar netaporter dan alınmıştır) Alpaca yününden pelerin. CHLOE € 2.980 Bantlı Keçe Sandal. MARNI € 420 Pamuk-yün karışımı kalem etek. ALTUZARRA € 645 Yün karışımı pelerin. ISABEL MARANT € 420 Streç Jersey tulum. KARL LAGERFELD € 240 Kemer detaylı, poplin kumaştan tulum. BURBERRY BRIT € 495 Marlin krep kumaştan tulum. ALICE + OLIVIA € 245 Streç jersey tulum. MICHAEL KORS € 225 Leopar baskılı sneakers. GUCCI € 525 Deri yüksek tabanlı sneaker. FINDS €225 Deri çizgili shopper çanta. LOEWE €990 Krep asimetrik şort. VANESSA BRUNO € 320 Streç süslemeli kot sort. KATE MOSS FOR TOPSHOP €65 Vual mini elbise. SPLENDID € 160
Küçükken Ken ile Barbie'yi evlendirip sonra bununla da yetinmeyip evin yarısını kaplayan barbie bebek evine gitmeden onlara muhtemelen banyonun lavabosunda yada salonun balkonunda balayı gezmesi sunan bir kişi elbette balayı içinde bol sulu bol denizli havadar bir balayı kendi düğünü için planlayacaktır değil mi? :) Evlilik gerçekten üzerinde kafa yorulması gereken yapmaya hazırlanırken, yaparken ve hatta yaptıktan sonra allah allah acaba niye evlendim ki ben sorusunu an be an hatırlatan bir olgu:) E bu ateşe atlarken çılgın koşuşturmaların arkasından bir tatil hiç te kötü olmaz, zaten tatilin kötüsü de olamaz. Nasıl ki evlilik, düğün, ev, süsleme, gelinlik telaşı üstüne yok ayakkabın altındaki isimlerin silinmesi gerek baskısı, duvağın üstündeki desenin üzerindeki boncuğun pırıltısının, jartiyerin kenarındaki biyeyle bir örnek olması çabası gibi ıncık cıncık hengameyi üstleniyorsak olayın en eğlenceli kısmı olan "balayı mekanı" konusunda da altta kalınmamalı. Zaten yorulduk e şunu seçelim olsun bitsine getirilmemeli özenle, ısrarla, delirtircesine detaylı seçim yapılmalı. Bütçeler de uygunsa benden öneriler işte burada efenim buyruugnnn:) Balayı tercihlerinin vazgeçilmezi, evciliklerin gözbebeği maldivler. Sineğini böceğini dert etmeyin eczaneden bir bileklik, doktordan bir iğneyle her türlü hastalık kaparım ki burda ben stresinden kurtuluyorsunuz. Ortalama olarak maldivlerde bir balayı turu € 1299 - 1999 aralığında geziniyor Tayland mı o da ne demeyin. Adamlar yapmış dağ desen var, deniz desen var egzotik tatilin dibine vurulmuş durumda, alabildiğine deniz mahsülü, doğayla iç içe, denizine, kültürüne, yeniliklerine bir yandan göz kırpıp, bir yandan da bu ne ola ki denemesek mi acabaların verdiği adrenalini ile Tayland tercih etmeniz durumunda € 699 - 1099 karşılığında kavuşma imkanı bulabilirsiniz. Ben köpekbalığı yok demediim, açılmazsan sıkıntı olmaz dedim... Phuket efendim ölmeden önce gidilesi görülesi ve tadılası bir yer. Zaten evlendikten sonra iş güç hır gür hele bi de çocuk geldimi gitmeye fırsat kalmaz diyorsanız buyrun kaçırmayın. € 1500 - 2500 aralığındamışş efenim. Roma! Mitolojik tanrıların, aşıkların, kahramanların, efsanelerin şehri. Dünyayı sarsan sallayan bir tarihe sahip Roma, buram buram romantizm, bir ömür yetecek kadar aşk yürüyüşü yapabileceğiniz bir yer. Zaten yakın da elinizi uzatsanız hop ordasınız. Hem hiç bişey değil canım, € 300 - 900 arasında yarın sabah orada uyanabilirsiniz neden olmasın?! Mykanos ya burnumuzun ucu işte şurda! Aman Bodruma giderim aynısı demeyin ya bi deneyin bizimkilere benzer ama değişik mezeler, aynı denizin biraz değişiği ama olsun mavi tur da bi uğramadan geçmeyelim diyeceğimiz güzide komşumuz. € 690 - 1900 Beni buraya bırakın bir daha da arayıp sormayın rica edeceğim. Şehir değiştirmek, kıta değiştirmek yetmiyorsa buyrun adeta evrenler arası geçiş yaşayabileceğiniz Sharm El Sheik!!! € 490 - 2000 Hurgada... Mısır ile Kızıldeniz arasında ne ararsan var mekanlardan bir tane daha. ister yatın güneşin tadını çıkarın, ister dalın kızıldenizin büyüsüne kapılıp bir daha çıkmayın. Muhteşem ötesi bir deneyim € 799 - 1900 Barcelona = Gaudi. Rüya gibi bir şehir, tarihine dokusuna tabii ki mimarisine hayran kalacağınız bir anı olsun istiyorsanız € 599 - 2000 arasına evde oturmak garip olur. Herhalde küçükken çılgıncasına bisiklet turları yapmış,düşüp kolunu bacağını kırmamış çocuk yoktur. Zamanın en teknolojik ve havalı aracı bisiklet henüz Türkiye'de gereken önemi kazanamadı ama olsun biz en azından doyasıya tadını çıkardık zamanında. Şimdilerde şehirde bir bisiklet furyası aldı gidiyor ama İstanbul'un belli bölümlerinde bu zevki alabiliyoruz. Bu alanlara giderken de hayat ve arabaların tamponu arasında ince bir çizgide ilerliyoruz. Sahilde herkesin kaynaştığı tüm grupların sanki yıllardır birbirini tanıyomuşçasına bisiklet turu attığı alanların daha çok olmasını dilerim tabi bu arada havalı bisikletlerden de bolca görebilme şansımız olur umarım. Geçtiğimiz haftalarda çıktığım bir turda biriyle tanıştık, kendi tasarladığı bisikletle acaip havalı turlar atıyordu, darısı başımıza diyip son bombam bisiklet tasarımı konusunda ufak çizimlere başlayıp araştırmaya girince, çok da abartmadan tasarım bisiklet konusuna sevdadlandım :) Beğendiklerim arasından bir karışım çıkarabilirmiyim ki? Geçen sene bu günlerde duvarları biraz daha süslemek için annemi örnek almayı seçip duvar tabakları araştırırken karşıma çıkan tabakların beyaz atlı prensi Fornasetti.... Tabakları ve tasarımları ilk gördüğümde almak için aralarında seçim yapamayacağımı anlayıp uzun uzun hepsine öylece bakakalmıstım. Nasıl seçim yapılır biri alınıp diğeri nasıl bırakılır, bu gruba nasıl kıyılır bilemedim :( Sadece tabakları değil bir çok objeyle hayatımı fetheden bu müstesna kişilik, soprano Lina Cavalieri'nin portelerini muhteşemliği ile harmanlayarak herkesi hayran bırakmayı başarmış bir kişidir. Tüm çalışmaları, seramikleri bütün evi baştan aşağı adeta bir fornasetti müzesine dönüştürme aşamasına kadar ilerledim:) Daha önce de dediğim gibi yaz insanıyım, anlamam kardan kıştan, soğuktan atkıdan paltodan ben bilirim bikini, kum, güneş ve tabii ki tatil :) |
HakkımdaBenim gibi maymun iştahlı herşeye el atıp ondan sonra sıkılan ama herşeyden birer parça almayı başarmış biriyseniz çok hoşunuza gideceğine inanıyorum. Archives
Mart 2020
|